26 Ocak 2009 Pazartesi

huzurevleri

Her zaman anlamışımdır, şu huzurevlerine giden kişilerin, neden öyle yaptıklarını....anlamışımdır da, bu kadar yakından başıma geleceğini düşünmezdim...Evet, artık ben de bir huzurevine gidip, o huzur mu nedir, onu bulmak istiyorum....bugün işte böyle bir moddayım...günlerdir içimde va- rolan sevinç, bir anda kaybolup gitti....şimdi onu geri getirmek benim için, çok zor olacak...gün- lerce,gecelerce uğraşmam gerekecek ruhumu canlandırmak için....Dün gece, bana sanıyorum malum oldu bugün böyle bir duruma düşeceğim...sanki hazırlık yapmış gibi....yazdım onları.... bugün de böyle bir durum işte....insanın içi ağlarken, haliyle zaman zaman dışarı vuruyor hisler.. Bir anda, kendinizi, sanki pasifik okyanusunun ortasında, bir salda, yelkensiz-küreksiz buluveri- yorsunuz..sarılacak ufacık bir tahta parçası olsa, onunla suları harekete geçirebileceğinizi sanıyorsunuz..Keşke sakin bir rüzgar esip, sizi karaya yaklaştırsa....beklemek,beklemek...esmi- yor ama rüzgar....boşunadır beklemeniz....kendi kendinize kurtulma çareleri aramaya başlamak gerekir....belki yaşama arzusu, yapabilir bunu....iş, o arzuyu kaybetmemek....bugün bende o arzunun kalmadığını anlıyorum....yoruldum...yoruldum artık.....huzur bulmak istiyorum.... bu belki bir geçici huzurevi, belki de kalıcı bir huzurevi.....farketmez....ama dünya işlerine kar- şı havlu attığım zamandır bugün.....kalıcısına da razıyım dostlar.. 26 ocak 2009 / 11.20

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder