15 Şubat 2010 Pazartesi

TOTALİTER DEVLET Mİ_

Geçen gün kısa bir haber vardı gazetede....Meclis Başkanı, milyonlarca arşiv evrakının, halka açılacağını, ancak İstiklal Mahke mesi kayıtlarının gizli kalacağını söylüyordu...O gün, o haberi okuyunca babam geldi aklıma.....Çocuktum, o Milli Emlak'ta görevliydi...Zaman zaman giderdim yanına....Gülhane Parkının sol tarafında, Bab-ı Ali denilen yerde, bahçe içinde güzel bir bi- naydı....Bu kapıdan girdiniz mi, arka kapıdan, Valiliğin yanından, Cağaloğlu yokuşuna çıkardınız....Aynı bahçe içinde, arşiv binası da vardı....Başbakanlık Arşiv Dairesi....Başında da Sayın Mithat Sertoğlu.....Babamın sık sık oraya gidip bir şeyleri incelediğini görürdüm....Fermanlar, cönkler,eski yazılı herşey buradaydı....Hiç usanmadan, büyük bir sessizlik içinde beklerdim...Mithat Beyle sohbet de ederlerdi...Dinlerdim....Çocuk kalbim orayı sevmiş demek ki... Gazetedeki haberi okuyunca anılar doldu kafama....Bazen beni, üstelik daha ilkokul, ortaokul yıllarımda, adli tıbba götürüp, nasıl da otopsileri seyrettirdiğini filan anımsadım....Bu kötü anıları yok sayarak, arşiv binasını düşündüm...Sanırım 3 katlı, enine geniş bir binaydı burası...Şimdi duruyor mu bilmem....Yıllar oldu, oralardan geçmeyeli...Fakültede okurken, otobüsle bazen Sirkeci-Eminönü tarafına gittiğim de, otobüs, bu kompleksin bahçe duvarlarının dibinden geçerdi...Yüksek duvarlardı ve bu duvarlarda, delikler vardı....Trafik tıkanınca, o deliklerden akan yağmur sularını seyre dalar, çocukluğumu hatırlardım...Babamın beni , sabahtan akşama kadar nasıl yanında tutup, gezdirdiğini........ yokuştaki kitapçılarda, dakikalarca kitaplara bakarken, neden hiç sıkılmadan durabildiği mi....kapalıçarşının içinden yürüyüp sahaflara götürdüğünü.....alçak saman taburelerde oturup o sahaflarla saatlerce neler ko nuştuğunu.....İşte meclis başkanının bana anımsattıkları bunlardı...Bugün ise, Hasan Bülent Kahraman....o arşivlerden bahsedi yor yazısında....Kayıtların açılacağını, ancak İstiklal Mahkemesine ait olanlarda kapalılığın devam edeceğini söylüyor ve bir saptama yapıyor....."1925 te kurulan İstiklal Mahkemeleri kayıtlarının açılmasına, bir yerde gerek yoktur...Çünkü, o mahkeme nin hukukdışılığı o kadar somuttur ki, yeni bir belge bulup bunu yeniden kanıtlamaya gerek bile yoktur"..Yerden göğe haklıdır dediğinde....Yazısının devamında da, görüşlerine katılıyorum..Eklemek istediğim sadece şudur .....O devirde yapılması gereken neydiyse yapılmıştır....Devletin varlığı için yapılmıştır....1923-50 arası devlet yönetimi totaliter olmak zorundaydı, oldu...Tarih bunu böyle diyorsa desin....Devlet Baba olmak, ancak böyle olasıdır çünkü...Keşke devam edebilse....