22 Ekim 2009 Perşembe

DİO geldi

Pazar gecesi geldi Dio...Fotoğrafını koymayı becerebilirsem, siz de bana hak vereceksiniz...Dünya tatlısı bi şey....Kızım, face'e koydu resmini..Mailler yağıyormuş, "Bu nee..Nerden buldun?" diye...Hayvan sevgisi, bende pek yoktur..ama kızımda aşırı derece de diyebilirim...Hani matematik yapabilse, gene sınava girip, veterinerlik-zooloji filan okuyabilir...Neyse, artık olanak yok buna.. Dio, tam bir bebek...Duman rengi...Oyuncu..Hoplayıp zıplayıp duruyor..Kızımın, Budapeşte'deki yalnızlığını paylaşan bir varlık... İlk gece, sabaha kadar sızlanıp durmuş...Ayrıldığı kardeşlerini aramış tabii...Ne kadar zor bi olay onun için...Ama yeni evine çabuk alışacağa benziyor...Öyle olmasını umuyorum... Eskişehir gezisinden sonra,şimdi sırada Abant-Beypazarı var...Kime söylesem," ben de" dedi ve şimdilik, 8 kişilik bir grup oluşturdum....Gezinin heyecanı başladı bile....Demiştim zaten bir yerde, önemli olan, bir yere gitmek, "varmak " değil..Yolculu ğun kendisi...O an...Otobüste, başımı pencereye dayayıp, akıp giden manzarayı seyretmek, elimde sürükleyici bir roman varsa, onu okurken arasıra dışarı bakmak, mola verildiğinde dışarı çıkıp temiz havayı solumak, feribota bindiysek otobüsten inip yukarı çıkmak, rüzgara karşı durmak, orda üşümek....bunlar hoşuma giden şeyler..yaşadığımı bana anlatan şeyler...Yani mutluluk... İşte bu yüzden, yolculuk beni heyecanlandırır...Sevince boğar...Abant'ta, bu mevsim göreceğim 72 çeşit yeşil, ruhuma iyi gelecek..Dönüp gelince, yine güzel fotoğraflar koyarım sanıyorum..Yeşil görmek size de iyi gelecektir... Bu arada," Semerkand" bitti...Güzel bir romandı..Ardından, şu günlerin popüler kitabı " Başkasını Seviyorum" da bitti..Şimdi elimde, yine Amin Malouf'un bir kitabı var: "Çivisi Çıkmış Dünya"...Yolculuğa çıkmadan bunu bitirip, Salman Rüşdi'nin "Floransa Büyücüsü" ne başlayacağım....İçlerinde hangisinin en güzel olduğuna karar verip, kendi "Ekim" birincimi seçeceğim. Herkese iyi okumalar..