14 Mart 2010 Pazar
ŞARKILAR
Zamanında, adamın biri karısına "boş ol" demiş 3 defa...Boşanmış sayılmış....Ancak, güzel karısını bırakmaya kıyamamış olacak
ki, "hülle" istemiş....Hülle, bir çare..Yani, boşadığı karısıyla evlenebilmek için, yapılması gereken bir yöntem..Bu yönteme göre,
kadın, önce, başka biriyle evlenecek... onunla 1 gün bile evli kalması yeterli....ertesi gün boşanıp, ilk kocasına dönebilecek...
Eh tabii, bunun için de, karısıyla evlenecek, ehl-i namus bir adam bulunmalı ki, o 1 gecede, karısına el bile sürmesin.....Bula bula
Rakım Elkutlu'yu buluyor tanıdık eş-dost...Çünkü, Rakım Bey, kendi halinde, efendi bir insan....Bir beyefendi.....Kadın, Rakım
Beyle evleniyor..ve ertesi gün ayrılıyor.....Hülle gerçekleşiyor.....Herkes mutlu....Ve iki gün sonra, Rakım Beyin en güzel
şarkılarından biri ortaya çıkmış oluyor.....Sözleri şöyle:.." Mümkün mü unutmak güzelim, neydi o akşam......Rüya gibi, hülya
gibi bir şeydi o akşam......İçtik kanarak, bir ezeli meydi o akşam....Rüya gibi, hülya gibi bir şeydi o akşam...."...............İşte, bu
şarkının hikayesi böyle....Sevgili Macide, ( değerli hazine avukatlarımızdan) bu şarkıyı uduyla çaldı, bizler de söyledik.....Bugün...
Günler öncesinden, bugün için sözleşmiştik.....Tıp Bayramını kutlayalım diye değil tabii....Biz hukuçuyuz, tıpla işimiz, ancak
hasta olunca.....Biz, Kandilli günlerimizi anmak, birbirimizi görmek için toplandık .....Günden güne genişleyen bir grubuz artık...
Yavaş yavaş sayımız artıyor....Bir dahaki toplantımıza iki arkadaşımızı daha dahil edebilmek için, telefon trafiği olacağa benzer..
Bugün 5 kişiydik....Macide, Ülker, Emel, Nükhet ve ben....Saatler yetmedi konuşmalarımıza diyebilirim.....Akşama doğru, sohbet koyulaşınca, Macide, udunu getirdi....ve başladık en güzel şarkıları söylemeye.....Bakın bakın... *Sevmekten kim usanır..........
*Ömrümüzün son demi, sonbaharıdır artık...........*Belki bir sabah geleceksin, lakin vakit geçmiş olacak...........*Bu ne sevgi ahh,bu ne ızdırap.....zavallı kalbim ne kadar harab...Nasibim olsun bir yudum şarab..Sun da içeyim yarin elinden....................
*Bir kerre bakanlar, unutur derdi günahı.....Görmem gözünün nuruna daldıkça sabahı.....Ben hiç bu kadar sevmedim, ömrümce
siyahı.......Görmem gözünün nuruna daldıkça sabahı....Sonuncusu da nefis bir segah.....*Gece sessiz ve karanlık, yine herşey
uyumuş.....Bilirim susmayacak kalbi viranımdaki kuş.....O yeşil bahçelerin gülleri solmuş kurumuş.....Bilirim susmayacak kalbi viranımda ki kuş.......Makamların hepsi birbirinden güzel.....İnsan, hangisinin daha güzel olduğuna bir türlü karar veremiyor.....Biz doymadık bu şarkılara ve dedik ki......Sahil yolunda, Maltepeye doğru giderken, Zeki Çetin'in bir yeri varmış....Gökhan Sezen'le birlikte
yanılmıyorsam, çarşamba ve cuma geceleri fasıl masıl yapıyorlarmış....Hıncal'ım da yazmıştı.....Geniş bir grup halinde oraya
gidelim ....Bu işi düzenleme görevi de benim tabii......Uzun bir masa ayırtacağım ve o gece, söylenecek şarkıları hep birlikte söy
leyeceğiz.....Önceki yıl ,Cankurtaran'da geçirdiğimiz gece gibi olacak bu da.....Macide'nin, 5 Nisan'daki CKM'de gerçekleşecek
Baro konserine kadar bunu yapacağız.....İyi akşamlar herkese......
Kaydol:
Kayıtlar (Atom)