20 Ağustos 2009 Perşembe

KOKULAR

Bu sabah erkenden kalkmak zorundaydık ya...6 da gözüm açıldı o yüzden, geç kalma korkusun dan yani...Hıncal'ımı okumadan hiçbir yere gidemem..Açtım interneti...Kıymetlim başta, hepsini okudum...Sıra Haşmet'e gelince çok şaşırdım doğrusu..Kaç gündür şu kokular mevzuunu yazmak istemiştim..Benden erken davranmış sanki biliyor gibi...Çok hoşuma gitti yazdıkları..Ne düşün düysem bu konuda, mevcut...Benim daha başka, kendi anılarıma ait kokular da var ...İyi veya kötü, her neyse....Belki birgün değinirim yine de... Sonra yediye doğru çıktık evden...40 dakikalık bir yolumuz oluyor perşembeleri...İşin kötüsü Kartal ve Pendik'te bükleri dönerken, güneş hem gözümüzün içine giriyor ve hem de yolu öyle bir parlatıyor ki anlatılmaz...Kör kör araba sürmek buna denir yani...Tehlikeli ve çok zor...İçim den demek geliyor ki, belediye, yollara koca koca şemsiyeler yapsa, güneş vuran kısımlarda.. Tüm şoförler rahat ederdi.....Akşam da aynı terane...Bu sefer, batan güneş vuruyor yollara.... Güneş gözlüğü bile yetmiyor bence...Şu yaz bir bitse....Yazı sevmeyen biri var mıdır acaba benim gibi?... Sonra, akşam olmadan, erken bitirdik işleri ve eve çabuk döndük...Çünkü, Olga'nın saç provası vardı kuaförde....Nedime olmak bu demek..Geline, herşeyinde yardım etmek gerekiyor...Ran devuları vardı kuaförde... Biz döndük ama gelinin kendisi yetişemedi randevusuna....Pederle işleri uzadığı için...Yarına kaldı o iş....Ben de bu nedenle erken kavuşabildim evime....Yarınki cuma günü, sabahtan kilisede bir prova , gelin ve damatla..Cumartesi de düğün....Gitmek iste yip istemediğimi hâlâ bilmiyorum....3 aşamalı düğün ve neredeyse sabahtan ertesi sabaha ka dar.....Bu sıcakta, gözüm pek yemiyor ama bakalım ısrarlara dayanamayabilirim... Gidersem, neler olduğunu görüp anlatabilirim..Bu İspanyol düğünü biraz değişik çünkü....Mango da, yarın sahibine kavuşacak neyse..Günlerdir mama yemiyor...Ölecek diye korkuyorum... By arkadaşlar...