6 Ocak 2009 Salı

dedem

Osman..bu ismi çok severim..nedeni de dedem..o, dünyadaki dedelerin en tatlısıydı..birbirimizi acaip severdik..daha küçücük bi çocukken, henüz okul hayatım bile başlamamışken dedemle ne güzel günler yaşadığımı biliyorum..hiç aklımdan çıkmıyor.. o gürcü kökenliydi..batum taraflarından bi yerden gelmişler zamanında..ve Bursa'ya yerleşmişler..hep orada yaşamış..anneannemle evlenmiş, 3 çocuğu olmuş..hayatına dair bildiğim önemli şey, ezanın türkçe okunmasına karşı çıkıp müezzinin yerine cesaretle geçmesi, sonunda da hapis yolunun görünmesi..bu olay aileyi perişan etmiş..sana ne dedeciğim, nasıl okunursa okunsaydı..ama ah o asi ruh..bana da ondan mı geçti nedir..haksızlığa hiç dayanamayışım..neyse.. belli bi zaman sonra, dayımın istanbula askerliğe gelişi onların da buraya göç etmesine neden olmuş..harp yılları herhalde..dayım evci olmuş..her hafta gelirmiş eve..bitler kapıdan dışarda kalsın diye eve girmeden soyarlarmış üstünü başını..öyle bi devir Türkiyede..sonra ben doğunca ilk torun, bütün sevgisi bende toplanmış..çocuk ruhu da anlıyor tabii bunu..ben de onu çooook sevdim..ev yapardı dedem..yaptığı son evin inşaatı sırasında ben hep yanındaydım..hiç unutmam..sıcak bi ramazandı..oruç tutuyor diye ben de tutu cam dedim..öğle saatlerinde o kadar susamıştım ki, inşaatın arka tarafındaki varilden avuçlarımla su içmiştim dedem görmeden..o görmezse bi şey olmaz sanıyordum..meydana çıkınca yaptığım bana gülmüşlerdi.. çok sevdiğimi bildiği için kakao yapardı içeyim diye..ilkokul 5 teydim..atlas isti yordu öğretmen..dedecim, bi bahçe duvarı onarmış komşunun..5 lira almış..getirdi bana atlasımı öyle aldık..o atlası hala saklıyorum..paha biçilmez bi değer benim için.. yıllar geçti..lise biter bitmez çalışmaya başladım..öyle gerekiyordu..ama bi yandan da hukuk fakültesine başlamışım..çok yoğun günler benim için..vakit bulup dedemi ziyaret edemiyorum..dedemde de o sıralar katarakt ilerlemiş..göz leri hiç iyi görmüyor..buna rağmen ta cerrahpaşadan yürüyerek beyazıta geliyor..benim üniversitede çalıştığımı biliyor ya, bulacak beni..şöyle bi düşünülürse imkansız gibi gelebilir..koskoca binanın neresindeyim..kim beni tanır..ama buldu..üniversitenin kapısında postahane vardır ilk girişte..orda bi erkek öğrenciye soruyor..hukuk 3 te okuyan biri..ben 1 deyim..normal olarak tanımaması gerekir..ama şu güzel tesadüfe bakınki o beni tanıyan biri çıkıyor.. şimdi avukatlık yapan Azmi diye birisi..tabii amca gel götüreyim seni diyor..ta çalıştığım enstitünün kapısına kadar getiriyor..bi açıyorum azmi'nin kolunda dedem..nasıl sevindiğimi, bi o kadar da şaşırdığımı hiç unutmuyorum..sarıldık tabii birbirimize..hasret giderdik..sonra akşam olunca birlikte çıkıp eve götürdüm onu..bu ne güzel bi duygudur Allahım.. sevgi..insanı hayata bağlayan olmazı olduran, her engeli kolaylıkla aştıran,dağları deldiren...Kimsenin sevgiden yoksun yaşamaması dileğiyle...

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder